Kendine mukayyet ol ne demek TDK?

Mukayyetin’in gerçek anlamı “bağlı, kayıtlı, ilgili”dir. Kayıt ile aynı kökten gelir. “Kendini kontrol et” anlamında kullanırsak, bunun “kendinde kal” veya “aklını seninle tut” gibi bir şey olduğunu düşünüyorum.

Muârız ne demek Osmanlıca?

muariz – İngilizce sözlük. Arapça muˁāriḍ معارض kelimesinden türemiş bir kelimedir. Muˁrḍ kökü “zıt, çelişkili” anlamına gelir.

Mukasa ne demek?

Mukasa, iyiliksever bir tanrı veya Lubaale olarak tasvir edilmiştir. Göllerde yaşadığına inanılmaktadır. Apollo Kaggwas’ın (1934) Baganda halkı hakkındaki anlatımlarına göre, Mukasa en önemli tanrılardan biridir ve yaygın olarak iyiliksever bir tanrı veya Lubaale olarak tasvir edilmiştir. Göllerde yaşadığına inanılmaktadır. Apollo Kaggwas’ın (1934) Baganda halkı hakkındaki anlatımlarına göre, Mukasa en önemli tanrılardan biridir ve yaygın olarak tapınılmaktadır.

Mukayyit ne demek?

Kayıt işini hemen yapan kişi. Başınız derde girdiğinde veya herhangi bir olaya karıştığınızda, sizi o karakoldan en az şekilde kurtarabilecek tek kişi Mukayyit’tir. Bir nevi kelime ve cümle sanatçısıdır.

Allaha mukayyet ol ne demek?

Türkçede “akıllı olmak” diye bir tabir vardır. Bunu aklı kullanmak, akıllıca davranmak, aklın kıymetini bilmek veya ruhtan ziyade aklı takip etmek olarak mı anlıyoruz; bunların hepsi aklın önemine işaret eder. Müslümanlar da dualarında: “Allah’ım! Aklıma iyi bak!” derler.

Tıfıl ne demek argo?

Arapça ve Türkçe konuşulan ülkelerde yaygın olarak kullanılan tifil kelimesi oğlan anlamına gelir. Tıfıl kelimesi mecazi olarak işe yeni başlayan ve henüz yeterli deneyimi olmayan kişiler için de kullanılır. Son, sohn, sabi ve brat kelimeleri bu kelimeyle eş anlamlıdır.

Muarrız ne demek?

(ﻣﻌﺎﺭﺽ) i. ve sıf. (Ar. mu’āraża, “karşı koymak, karşı koymak” kelimesinden, mu’āriż) Birine veya bir fikre karşı koyan, karşı çıkan, muhalefet eden kimse, muhalefet: Na-ehl, muârız-ı ahl / Her Ahmed Ebû Cehil’de (İbn Kemal’den itibaren) bulunur.

Münkat ne demek osmanlıca?

Aralıklı ve bitmek üzere. Aralarında hiçbir bağ yoktur, ayrıdırlar. Herkesten ayrılıp bir kişiyle kalmak.

Muvafık nedir?

Uygun, uyumlu anlamına geldiğini düşünüyorum. Okuduğum cümlelerin bunu kastettiğini hissettim. Muhalif karşıtı gibi olduğunu düşünüyorum. Uygun.

Mükaf ne demek?

Arapçada kifa kelimesi hem ceza hem de ödül anlamına gelir. Bu kelimeden türetilen ödül kelimesi, bir kişiye davranışından dolayı verilen ödül anlamına gelir.

Mi casa nedir?

mi casa es su, casa’nın daha yaygın ve doğru kullanımıdır. Benim evim senin evin demektir. Başkası yazmadan önce ben yazayım. İspanyolcada “benim evim senin evin” anlamına gelir.

Mukassem ne demek?

(ﻣﻘﺴّﻢ) Sıf. (Ar. taḳsіm “ayırmak” muḳassim’den) parçaları ayırmak, bölmek, dağıtmak: “Kıyâs-ı mukassim: mantık.

Mukaber ne demek?

Bir tartışmada veya münazarada, karşınızdaki kişinin haksız olduğunu bilmenize rağmen sürekli konuşarak onu boğmaya veya susturmaya çalışmayın.

Mukayyet olsun ne demek?

Bir şeye göz kulak olmak, değer vermek, ona özen ve ilgiyle bakmak: “Çocuğu gözet.” “Malına göz kulak olmalısın.” Davranışlarına dikkat etmeyen, neyin iyi neyin kötü olduğunu bilmeyen bir insanın başına bu dünyada neler geldiğini biliyor musun? (Eşrefoğlu Mevlana)

Mukaddeme ne demek?

Mukaddime, bir kitabın ana metninden önce gelen metin veya önsözü anlamına gelir.

Allahım sen aklıma mukayyet ol ne demek?

TDK sözlüğünde “ruhunu korumak” ifadesinin karşılığı “ruhuna kavuşmak”tır.

Mukayyet etmek nedir?

“Mukayyet” kelimesi “bağlı olmak” olarak tercüme edilmiştir. İfade, korumak, gözetmek anlamında kullanılmıştır.

Mukayyed ne demek TDK?

Türk Dil Kurumu’na göre mukayyed kelimesinin sözlük anlamı bir kişi veya bir şeye maddi veya manevi bağlarla bağlı olmaktır. Bağlı veya kayıtlı bir varlık olarak da kullanılır. Eski zamanlarda kayıtlı kelimesinin yerine kullanılan mukayyed kelimesi günümüzde kayıtlı haliyle kullanılmaktadır.

Mukayyet olsun ne demek?

Dikkat ve alaka ile gözetmek, ona önem vermek, çocuğu korumak: “Çocuğu gözet.” “Malına dikkat edeceksin.” Sadece fiilleriyle yetinmeyen, iyiyi kötüyü bilmeyen bu dünya nasıl bir yerdir, bilir misin? (Eşrefoğlu Rûmî)